Manipura Çakra

Karın boşluğu bölgesinde karın ve sindirim sistemine ait organlar bulunur. Burada bulunan üçüncü çakra Manipura, “parlayan cevher” adıyla anılır. Sarı renk ile bağlantılı olarak bu çakra öz saygı, enerji ve dönüşümün gücünü temsil eder; ayrıca sindirim ve metabolizmayı kontrol eder. Sağlıklı bir üçüncü çakra uyuşukluğu üzerimizden atmayı, bir şeye hemen başlamayı temsil eder. Bu çakra sayesinde risk ve hayatımızın sorumluluğunu alırız.

Bu çakra aynı zamanda bizim içten gülme, sıcaklık, kolaylık ve canlılık gibi hisleri yaşamamızı kontrol eder.

Risk almak, üçüncü çakrada bulunan güç kaslarını esnek hale getirmeniz ve güven kazanmanın yollarından biridir. Bazı insanlar için risk Tadasana’dan (Dağ duruşu) Urdhva Dhanurasana (Ters Köprü Duruşu); diğerleri içinse ilk yoga dersini almak olabilir. Riskler sınırlar koymayı, karşıt görüşte olmayı ya da neye ihtiyacımız olmayı sormayı gerektirebilir.

Sindirim sorunları, yeme bozuklukları, kendini bir kurban gibi hissetme kendine öz saygının az oluşu üçüncü çakrada meyanda gelen herhangi bir yetersizliğin belirtisi olabilir. Kendinizi güçsüz hissettiğinizde ya da enerji ihktiyacı duyduğunuzda üçüncü çakra, içinizdeki ateşi yakar ve sizi canlandırır. Suryanamaskar (Sun Salutation) pratiği, karın bölgesini güçlendirmeye yönelik hareketler Navasana (kayık duruşu), Ardha Navasana (yarım kayık duruşu) ve Urdhva Prasarita Padasana (kaldıran bacak), savaşçı duruşu, twists, and Bhastrika Pranayama (ateş nefesi…)’yı kapsar.

Mükemmeliyetçilik, öfke, nefret ya da gücün çok fazla gösterilmesi, statü üçüncü çakranın aşırı derecede enerji yüklü olması sonucu oluşur. Ayrıca üzerinize taşıyabileceğinizden fazla herhangi bir sorumluluk almanız da aşırılığın göstergesidir. Üçüncü çakranın aşırı enerji yüklü olması durumunda yenileyici, pasif köprüler göbek kısmında meydana gelen harareti dengeler.

Vücudumuzun neye ihtiyacı var ise onu vermek ve doğal enerji seviyesine gereken özeni gösterebilmek için çok az cesaretlendirmelerin olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Öyle ki

gerçekten yorgun olduğumuz zamanlarda çoğunlukla dinlenmeyi ihmal ediyor ve vücudumuzu yüklediğimiz kafein, şeker ya da diğer uyarıcılarla, yalancı bir enerji yaratıyoruz.

Aşırı derecede uyarıldığımızda ve gevşeyip dinlenmek istediğimizde, insanların çoğu aşırı derecede yemek, alkol ya da ilaçlarla yavaşlamaya çalışırlar.

Yoga bize farklı bir seçenek sunar: Bedenimizin ne istediğine kulak verir ve kendimizi doğru şekilde geliştirir, uygun asana ya da pranayama pratiklerini uygularsak daha fazla enerji dolu ve daha fazla dinlenmiş oluruz. Bunu bir kez başardık mı, gerçek kişisel gücümüzün farkına varırız.