Kalp çakrası, daha fiziksel enerji merkezleri (düşük) ile daha metafiziksel enerji merkezleri (yüksek) arasında bir köprü işlevi gördüğünden ruhsal düzlemde beşinci çakra üzerinde öncelikle durulan çakra olacaktır. Boğaz çakrası Visuddha, turkuaz mavisi renginde, ses ve eter elementleri ile ifade edilir. Eski Hintliler bu seslerin evreni kapladığı görüşüne inanırlar.
Boyun, boğaz, ağız ve çenede yer alan Visuddha çakra içimizdeki gerçeği yansıtır ve içimizdeki sesi dış dünyaya iletmemiz konusunda kişisel bir yol bulmamız için bize yardım eder. Müziğin ritmi, dansın yaratıcılığı, şarkının titreşimi ile yazılı ve sözlü olarak yaptığımız iletişimin hepsi beşinci çakra aracığılıyla yaptığımız kendimizi ifade etme biçimimizdir.
Visuddha “saf” ve “saflaştırma, arındırma” anlamlarına gelir. Diyet, yoga, beslenme yolu ile bedenin arındırılması ve egzersiz daha üst çakraların gizli kalmış yönlerini de keşfetmemizi sağlar. Bazı yoga uzmanlarına göre daha fazla su içmek, tütün ve süt ürünlerinden vazgeçmek boynu ve omuzları hafifletir ve sesi temizler. Bunlara ek olarak sesin kendisi zaten arındırıcıdır. Hintli yoga uzmanları ile konuştuktan, yüksek sesle şiir okuduktan ya da yalnızca tek başınıza şarkı söyledikten sonra bile titreşimler ve ritmin hücrelerinize varıncaya kadar bedeninizi nasıl olumlu şekilde etkilediğini fark edeceksiniz.
Bu çakrada enerji yetersizliği boyunda sertliğe, omuzlarda gerginliğe, dişlerde gıcırdamaya, çenede bozukluklara, boğazda bozukluklara, etkili olmayan tiroide ve konuşmaktan korkmaya neden olur. Çok fazla konuşmak, dinlemeyi bilmemek, işitme sorunları, kekemelik, tiroid hormonunun aşırı çalışması bütün bu sayılanlar da bu çakrada aşırı enerji yüklenmesiile bağlantılıdır. Ustrasana (deve duruşu), Setu Bandha Sarvangasana (Yarım köprü duruşu), Sarvangasana (omuzların üzerinde ayaklar yukarıda durmak), Halasana (omuzların ve başın üzerinden bacakları ters yöne atmak) gibi farklı boyun germe ve omuz esnetme hareketleri beşinci çakraya yardım edebilir.